25 Mart 2017 Cumartesi

Toplumun Bireyi

Ve baba çocuğuna Günaydın'ı öğretti. Sabah vakti, ister evde ister dışarda tanıdığın, tanımadığın herhangi biriyle karşılaştığında gülerek söylersin dedi.

Afiyet olsun'u öğretti. Yemek yemek için masasına oturduğun, tanıdığın, tanımadığın herkese  söylersin dedi.

İnsanların beğendiğin bir eşyası, huyu, davranışı vb. herhangi bir şeyi olduğu zaman bunu dile getir diye öğretti. " Şapkan güzelmiş." diyebilirsin mesela diye örnek verdi. İltifat etmek, insanları mutlu eder dedi.

Esnaflardan işini iyi yapan birisiyle karşılaştığında yanına git ve onu takdir et dedi. Mesela, bir lokantada güzel bir yemek yediğinde ustaya git ve " Elinize sağlık, yemekler çok güzel olmuş. " de diye örnek verdi. Takdir etmek, işini iyi yapan insanları motive eder ve toplumumuzda böyle insanlara ihtiyacımız var dedi.

Birisinin sana büyük veya küçük fark etmez, bir yardımı dokunduysa teşekkür et dedi ve birisi sana teşekkür ettiğinde rica ederim diye karşılık ver dedi.

Baba çocuğuna bunları küçükken öğretti büyüyene kadar kullansın, alışsın diye.

Baba - çocuk ilişkisi miydi önemli olan? Bunları öğrense de karşılık bulamadığı toplum muydu? Eğitime çok takılıp öğretim kelimesini mi atlamıştık acaba?

Bitmeyen sorular, belirsiz cevaplar.

Toplumun insan üzerinde iki etkisi oluyor. Ya insan üzerinde itici güç olup onu daha iyi olmaya zorluyor ya da insan kendisini istediği kadar geliştirsin onu aşağıya çekiyor, ilerletmiyor. Bu anlamda bireysel gelişim ve toplumsal gelişim birbirinden ayrılmaz iki nosyondur.

Tbirey = Az gelişmiş ve gelişmekte olan toplumlarda kendini geliştirmek isteyen birey eninde sonunda toplum tarafından kısıtlanır. Burada iki yol çıkar karşısına. Toplum dediğimiz kavram, binlerce yıllık bir birikim. Kısa sürede bir şeylerin düzeltilemeyeceğini bilip toplumu ileriye götürmek adına kendini gelecek nesilller için feda etmek. Ya da gelişeceği başka bir toplum bulmak.

TBirey = Gelişmiş ülkelerde toplum, bireyi iyi olmaya itici bir güç şeklindedir.

Tbirey - TBirey